Bu ülkede siyaset konuşulmaz. Ahlaksızlığın, zulmün, çokbilmişliğin, yalakalığın liberali, laik'i, dincisi, sağcısı, solcusu olmaz!
Siyasi yazıları neden mi topladım? Mahkemelik olmamak için? Hayır. Düzenlemek, üzerlerine düşünmek için.
Yazılarda ihmal edilmemesi gereken noktalar vardı. Hepsini parça parca yazmam zaman alacaktı.
Belki solun eksikliğini duyanların olduğunu ve kendilerince bunun önünü açtıklarını, Demirelin "nerede bu çocuklar?" demesinin de bu bağlamda yorumlanabileceğini de düşündürmüş oldum.
Memlekette bundan böyle sağlı sollu bir siyaset gözlemlenebileceğini düşünüyorum. Bir ön açmanın değil de bir ön kesmemenin, soğuk savaşı sürdüren kesimlerin seslerini kesme durumunda kalmalarının etkileri olacaktır, solun sol olmayı beceremediği bir ülkede.
Dinin "sağ" ya da "sol" düşünülmeyeceğini, bundan böyle din düşüncesiyle de karşılaşacağımızı, eski alışkanlıkların yanısıra "yeni" sanılabilecek olan suskunların, derinden akan geleneğin konuşacağını seziyorum.
Toplumumuzu kavramak, varlıksal, hayati, toplumsal sorunlarımız üzerine düşünmek için yeni bir tartışma kültürünü icad etmemize gerek yoktur. Soğuk savaşcılığı devreden çıkartmak yeterli olacaktır.
Sol ve sağ göksel kavramlar değiller. Sadece siyasi, sosyal perspektiflerdir. Bir yerlerden bakmakta, perspektif sahibi olmakta hiç bir sakınca yok. Kimsenin de hakikate sahip olma gibi tekelci hakkı yok. Tartışmadan kaçınabilmek mümkün değil.
Bu kadar müdahaleden sonra ne sağ ne de sol kendi bağımsız kadrolarını oluşturamayacaklardır. Çok fazla beklentiye gerek yoktur.
AKPnin çözülmesine karar verilmiş gibi görünüyor. Biraz zayıflatılması da beklenebilir. Bir koalisyon mu yoksa bir politik parti, siyasi hareket mi olduğu sorusuna cevabı kendi insiyatifleri ile vermeye çalışacaklardır. Ancak ellerinde olmayan konjunkturel, ulusal, uluslararası müdahalelerle de karşılaşabilirler. AKP ANAP kadar pragmatik ve ANAP kadar da bildiğini okuyabiliyor. Toplumu kucaklamada, kendini anlatmada, kaygılarını gidermede ise pek başarılı sayılmaz. Bu açıdan bir tepki partisi görünümündeler. Kadroları misyonlarına göre sert ve sinirli. Uluslararası politika çizgilerini ise halka anlatmayı başarabileceklerini sanmıyorum.
Hayırlısı olsun.
Gelen gideni aratmayabilir. Fakat kendi bağımsız yolumuzu bulabilmemiz o kadar kolay değildir.
Örgütsüz, aydınsızız. Ve bütün tersanelerimize girilmiş durumda.
Dinamiklerimiz çarpılmış, siyasi, kültürel, estetik geleneğimiz, gündelik hayatımız, bilim ahlakımız darmadağın edilmiştir. Ne zamanlardan beri.
Küllerimizden doğacağız.
Ama sıfırdan da başlamayacağız.
"Dediğim gibi", tartışacağız.