20 Haziran 2012

Haziran 2012'de Bizde Vaziyet

"Eski Sokağın Rüzgârıyla"yı düzeltme ve gözden geçirmeye nihayet başlayabildim. Sansür, dağıtmama, satmama, kazık atma, tırtıklama ve maydonoz olma işlerini hiç bir zaman için kabul etmeyeceğimden kendim yayınlayacağım. Parasıyla da dağıttıracağız, Efendim. Eski kitaplarım bildiğiniz üzere "piç edildi",  "intihale uğradı" ve dahi şartlarını kabul etmedikçe engellendi. Bu ilkeli insanlar intihalleri, çalıntıları, alıntıları hep yayınlayabildiler.

Büyük yayıncıların bir kısmı "eski arkadaşlarımız" yanılmadınız da ne var bunda?

Zor metinlerin bedava çevirisini yaptığımızda ve hattâ parasını verdip yayınlatmaya kalktığımızda da değişiklikler ve emrivaki ile karşımıza az çıkılmadı. Pazarlığımızı sağlam yapacağız, gerekirse ekitaba başvuracağız ya da yurtdışında yayınlatacağız.

Burun sokamadıklarını dağıtmama hakları var, evet, kendin pişir kendin ye işlerinde de.

Yayınladıkları uyulması gereken sözlükler ve kurallara bakıyorum, hafakan basıyor, ancak sekiz on kitabı birden kaybetmeyi de göze almak zorundalar. (Bu kurallarla Tanpınar, Haşim, Meriçin yayınlanmamış eserleri bile yayınlanamazdı müstearla yayınlanmaya kalkışılsa. Evet, bize hiç acımazlar "para makinası" da değiliz ki, "katlanacakları".)

Bir yolunu bulacağız.

Yayına hazırlama, son şeklini verme ağustosta. Eylülde yayınevine teslim edilecek.

Ve karşımıza "inkılâp"ları "inkilap" yapmaya çabalayacak editörler tabii ki çıkacak. Parayı peşinen verdiyseniz geri de alamazdınız eskiden "düzeltilmeyi" kabul etmediğinizde, ritm ses bozulduğunda...

Tanıtım? Parayı verecek ve düdüğü çalacağız. Bizim yolumuzu kesmeye kalkacak tabii ki somun pehlivanları. Bu kez kavga edeceğiz. Burunlarından getireceğiz. Ya da az çok para kazanacaklar, yol kesip dayak yemek yerine.

Şiirle başlıyoruz. Gerisi gelecek. Deneme, roman, felsefe. Bahsettiğim, bahsetmediğim bir çok şey, pek yakında hayat sahnesinde....