9 Mayıs 2008

Kümes


Fay hattı çatırdıyor.


Kendimize kümes arıyoruz. Sığınacak. Kümes sıcak. Kapısı dar. Yağmura, tipiye çatı. Kovalayana zahmetli bir giriş. Tünek, duvardaki küfe, bulaşacağı pislik tilkiye, aç köpeklere duvar.


Kümes arıyoruz kendimize, omuz omuza olmak depremlere dahi dayanıklı kılıyor ruhumuzu.


Yıldızlı bir gök yüzünün altına sığınmak, sanki sığınmak değilmiş gibi kaçışıyoruz bir omuz omuzalıktan başkasına, daha darına, daha kapalısına, daha kolay ısıtabildiğimize, vücudumuz ve nefesimizle.


Rüyamı ve ufkumu hangi kümese sokabilirim? Gök gürültüsünün altında, sağnağın, fırtınanın, bazan soğuk da olabilen yıldızların altında kalabilsem, gelene geçene yoldaş bir deniz feneri olabilsem, insanlığını arayan sorana göz kırpabilsem.


Acımı ve hasretimi bir an unutabilsem. Kendisini kucaklayan bir dünyaya, kainatıma kanat çırpabilsem.